Alternatif tıp'ın vejetaryenlik
ile olan yakınlığı bence doğal yüntemlerle tedavi şeklinden kaynaklanıyor.
Yani vejetaryen yaşam ne kadar duyarlı ve doğal bir yaşam tarzı ise
alternatif tıp da o kadar doğal bir tedavi yöntemidir. Örnek olarak
asırlardır Hindistan'da bilinen ve uygulanan, artık ülkemizde de tanınmaya
başlanan Ayurveda Hint tarzı vejetaryen beslenmeyi de içeren bir doğal
tedavi yöntemidir.
Aynı şekilde eski zamanlardan günümüze kadar gelmiş olan bazılarımızın
hala kocakarı ilaçları diye tabir ettikleri ama batıda bu da bilimsel
olarak araştırılan ve kabul edilen "fitoterapi" biliminin
araştırdığı otlarla tedavi yöntemleri vardır ki hem doğal hemde yan
tesiri olmayan bir çok bitki ve otlarla yapılır.
Fitoterapi
Aromaterapi
Çin'de MÖ 2000 yılındaki
ilk tıp kitabındaki esansiyel yağlarla ilgili bilgiler bugünkü bilgilere
uymaktadır. Ama daha eski bilgilere ve uygulamalara eski Mısır'da
rastlıyoruz. MÖ 4500 yıllarında rahiplar ve simyacılar kokulu yağları,
kabuk, kök, baharat, sirke, bira ve şarapları ilaç olarak kullanmışlardır.
Yüksek ateş için rastık, sarısabır, mirra ve bal kullandılar. Gebelikten
korunmak için vajene, akasya, hurma, bal ve adam otu karışımı kullandılar.
(papirüsten öğreniyoruz)
Yüksek rahipler, simyacılar ve mumyalama yapanlar aromaterapide çok
uzman kişilerdi. Kyphi denen bir parfümde 16 çeşit farklı koku vardı.
Arkeologlar kraliçe Nefertiti'nin cildini temizlemek için bal, süt
ve çiçek polenleri, yumuşak tutmak içinorkide yaprakları ve bal, banyosunda
seksen çeşit bitki, meyve ve çiçek yağları karışımı kullandığını papirüslerden
öğreniyoruz.
Kolay hazmetmek için nane, mercanköşk ve madanoz kullanmayı bilirlerdi.
Esirlere sağlıklı olmaları için bir diş sarmısak verirlerdi.
Aromaterapi geçen yüzyılın sonunda fransız bilim adamı prof. Gattfosse
tarafından isimlendirilmiştir.
İngiltere ve Fransa'daki veba salgınında koruyucu madde olarak levanta
yağı kullanılmıştır.
Bolonya tıp okulunda bitki ve çiçeklerin damıtılması yapılmış ve anestezide
kullanılmıştır.
Saf uçucu yağlar normal ilaçların bazılarının yerine kullanılsada
tamamının yerine kullanılamazlar ancak yardımcı olarak kullanılabilirler.
Feldenkreis
Feldenkreis hareketler
yoluyla farkına varma yoludur. Tai-chi ve yogaya benzer. Dıştan görünüşü
öğretmen eşliğinde yapılan meditatif bir cimnastik gibi olabilir.
*Felsefesi
Hertür alışkanlık bedenimize yansır ve bedenimizi kullanımımızı
etkiler. Feldenkreis metodunda amaç bedenimizi kullanışımızı değiştirmek
olduğu kadar zihinsel alışkanlıklarımızı da değiştirerek daha mutlu
ve daha uyumlu bir yaşama ulaşmaktır. Feldenkreis metodu hareket ile
düşünceyi hissetme ile algılamayı bütünleştirir ve birçok yetinizi
geliştirir. Dr. Feldenkreis'in dediği gibi amaç, imkansızı mümkün,
mümkünü kolay, kolayı da zarif kılmaktır.
* Zorlama yerine farkına varma
Amaç esnek bir beden değil esnek bir zihin yaratmak. Feldenkreis metodunda
stresle başa çıkma, kişisel gelişme, bilinçli yaşama ve potansiyelimizi
gerçekleştirme etkili olabiliyor. Ayrıca felç geçirmiş kişilerde ve
down sendromu ya da spastik felç gibi merkezi sinir sistemini ilgilendiren
durumlarda başarı ile kullanılabilir.
Akupunktur, Akupresur
Akupunktur 5000 yıl
önce Asya'da gelişti. Akupresur akupunktur ile aynı sistemdir, farkı
uyarı noktalarına parmak uçları ile pres yapılmasıdır. Akupresurun
akupunkturdan daha eski bir yöntem olduğu söylenir. Hiçbir yan etkisi
yoktur. Her an, her yerde kendikendine uygulanabilir. Enerji merkezleri
ya da aku noktalarının uzandığı enerji yollarına meridyen denir. Meridyenler
ya da aku noktaları tıkandığı zaman ağrı ya da halsizlik hissederiz.
Chi enerjisi meridyenlerden akar ve organların çalışmasını sağlar.
Reiki
Ayurveda
"Ayus" yaşam
"Veda" bilim demektir.
Ruhsal şifa
Ruhsal şifada hasta hastalığın kurbanı değildir. Onun davranışı, tutumu
hastalığı destekleyip beslenmesinde rol oynar. Hastanın iyileşmesinde
tek sorumlu kendisidir. Şifacı hastanın şifa enerjisini direk olarak
kendisine kanalize etme yeteneğini kullanmasını sağlar.
* Şifacının işi hastalığı tespit etmek sonra nedenlerini teşhis etmek
sonra nedenlerin giderilmesini sağlamak. Bunun için dengenin yerini
bulması ve belirtilerin kaybolması için şifa enerjisini kanalize etmektir.
Şifacı hastalık ile sağlığı birbirinden ayrı görmez.
* Hastalık negatif kutba doğru salınım sonucu sağlığın bozulması ve
kişinin denge halini yitirmesi olarak görülür. Sağlığı ve dengeyi
bozan en büyük etken strestir. Ruhsal şifacılar hastalıklara sadece
mikropların neden olmadıklarını anlamışlardır.
* Beslenme ruhsal bir gereksinimdir. Eksikliği dengeyi bozar.
* Şifacı
evreni dört ayrı frekansta titreşen, birbirine bağlı düzeylerden oluşan
karmaşık bir sistem olarak görür.
1-Ruhsal kat (En yüksek kat, Bütün'ün katı, şifa verici kaynak)
2-Zihinsel kat (Düşünce ve zihin)
3-Eterik kat (Duyguların yeri, astral kat)
4-Fiziksel kat (Fiziksel hayat ve madde düzeyi)
* Şifa aslında içimizdeki kanalların açılmasından ibarettir. Ruhsal
enerji (Prana) doğru odaklandığında şifacı o kişinin şifa bulması
işin kanal görevi görmüş olur. Ruhsal kattan gelen enerji ruhunuza
girer sonra zihninize girer, sonra duygularınıza (eterik kat), sonra
fiziksel bedeninize akar. Bu sağlıklı insanlarda doğal olandır.
*
Şifacı çok farklı şekiller kullanabilir. Uzaktan şifa ve elleri koyarak
şifa verebilir. Eller ile şifada genelde üç teknik kullanılır; 1-Titreşim
tedavisi 2-Polarizasyon 3-Empatik tedavi
Homeopati
Homeopati doğanın tedavi yasasına göre geliştirilmiş bir alternatif
tedavi şeklidir. Bu tedavi şekline aynı zamanda "benzerin benzerini
iyileştirmesi" adı verilmiştir.
1796'da alman bilimadamı Dr. Samuel Hahneman tarafından tarafından
bulunmuş ve 200 yıldır geliştirilmiştir.
Homeopati doğal, alternatif bir tıp bilimidir. Zarif ve etkin bir
bilimdir. Doğal maddelerden hazırlanır ve bedenin kendini iyileştirme
gücünü hareketlendirir. Homeopatide hastalığın oluşma nedeni beden
ile zihin etkilenişimin hastalanması ile tüm organizma rahatsızlanmasıdır.
Organlar hastalık nedeni değillerdir. İç seviyenin ya da yaşam gücünün
rahatsızlığı hastalık nedenidir. Onun için Homeopatide hasta olan
organa ilaç vermek yerine kişinin o hastalığa neden olan şeye ilaç
verilir.
Homeopati sisteminde ilaçların dinamik iyileştirme gücü işe yarar.
Özel bir hazırlama yöntemi ile 2500 ilaç, bitki, hayvan, mineraller,
kimyasallar vs. ile hazırlanır. İlaçların dozları çok küçüktür. Zararlı
ve toksik değildirler. Çocuklarda olan soğuk algınlığı, ateş, öksürük,
bronşit, astım ve daha birçok hastalık için Homeopati güvenle kullanılır.
Hiçbir yan tesiri yoktur. Sindirim sistemine zarar vermez. Halsiz
düşürmez. Allerjik değildir. Uzun kullanımlarda bile hiç bir zararı
yoktur. Antibiyotiğe alternatiftir. Homeopati ameliyata karşı değildir
ama bazı ameliyatlık denilen vakaların bazılarında başarı ile uygulanabilir.
Örneğin; basur, apandisit iltihaplanması, kronik kulak akıntısı, ses
telleri bezesi, böbrek ve safra taşları, küçük rahim lifi tümörüyumurtalık
kisti, siğil.
Hipnoz
Makrobiotik
Meditasyon, Yoga
Mineraller
Regression
Refleksoloji
Titreşim (sound) terapi
Aura terapi
Kristaller